Türkiye deprem felaketiyle boğuşuyor…
Kahramanmaraş’ta meydana gelen 7.7 ve 7.6 şiddetindeki depremlerden en çok etkilenen illerden biri olan Adıyaman’da Besni ilçesinde Öztürk ailesinin apartmanının 2’nci katında oturan 4 kişilik Öztürk ailesi, çöken binanın enkazı arasında kaldı.
Enkazdan kendi imkanlarıyla çıkan aile, o korku anlarını anlattı.
“Bina 10 saniyede çöktü”
Aile, yaptıkları binanın depremde 10 saniye bile dayanamadığını ve çöktüğünü söyledi.
Sağ ayak parmağı kopan ve ayağı topuğa kadar kesilen Medical Point Gaziantep Hastanesi’nde tedavi altına alınan Sevgi Öztürk, şimdi de hayatına şükrederek yeni bir hayata başlamak istiyor.
“Depremle birlikte 5-10 saniyede evimiz çöktü”
Depremde evlerinin 5 ila 10 saniye arasında yıkıldığını ifade eden anne Sevgi Öztürk, şunları söyledi:
Binamız 4 katlı, biz 2. kattaydık. Şiddetli bir sese uyandık ve sarsıntıda uykuya daldık. Çabucak toplanmaya çalıştık ama pencereden dışarı bakma şansımız bile olmadı. Ben, eşim ve 2 çocuğum dış koridora gelir gelmez bir anda yere yığıldık. Evimizin sallanmasıyla birlikte yıkılması 5-10 saniye ortasında. Kalan depremleri enkaz altında yaşadık. Çok talihsiz bir durumdu. Evimiz yıkıldıktan sonra da deprem devam etti.
“Doğal gaz kaçağı başladı, ailemizle vedalaştık”
Harabelerin ortasında bekledik. Çünkü her yer karanlıktı. Doğal gazımız sızmaya başladı. Artık ölüyoruz dedik, ailemizle vedalaştık. Çünkü çok pis bir koku başladı. Sözde doğal gaz borusuyla ağzımıza gaz püskürtüldü. Ölüyoruz dediğimde bir ışık gördüm. Karım yerde süründü ve gerçek o ışığa girdi. Onu takip ettik.
“Kesilen parmaklarımı kurtarmaya çalıştım”
Enkaz altında ayağının ezildiğini ve parmaklarının koptuğunu belirten Sevgi Öztürk, şöyle devam etti:
Eşime ‘Ayağımdan kalk, çok acıyor’ dedim. Eşim ‘Ben oturmuyorum’ dedi. Sonra hiç aksatmadan ayağımı kendime çektiğimde parmaklarımın hepsi koptu. Parmaklarımı elimde tutmaya çalıştım, bilincim yerindeydi, kurtarabilirdim herhalde. Karım kanamayı önlemek için süveterini sardı. Yarım saat öyle emekledim ama bir saatte hastaneye gidebildim.
“Evimiz sağlam dediler, hemen yıkıldı”
En sağlam dedikleri ev bizim yıkılan binamızdı. Bu bina eski bir binadır, sağlamdır derdi büyüklerimiz. Ama sadece bizim binamız yıkıldı. Yanımızdaki ve bizim binadan daha eski evlerin duvarları bile çatlamadı. Binamız bir aile apartmanıydı. Birçok akrabamı kaybettim.
“Bizden eski binalar sağlam kaldı”
Baba Mehmet Öztürk, mahallede sadece kendi binalarının yıkıldığını belirterek, şunları söyledi:
Neyse ki binamız çöktüğünde çocuklar ve hanım yanımdaydı. Kendi başımıza çıktık. Çıktığımıza şükrediyoruz. Çünkü binamızda 3 yakınımızı kaybettik. Önce hissetmeye başlar başlamaz, dördümüz ortaya koştuk. Koşmamızla birlikte 5-10 saniyenin ortasında binamız çöktü. Sağımızda ve solumuzda eski binalar bozulmadan kaldı. Ama bizimki az önce düştü.
